Mayıs 16, 2013

HAYVANLAR BANA HI BİLE DEMEDİ

                                                 




     Tam olarak kaç saat baygın kaldığımı bilmiyorum ama gözümü açtığımda ağaçlardan gökyüzünü göremiyordum.Çok sık ağaç vardı, muhtemelen balta girmemiş bir ormandaydım.Tehlikeli, soğuk ve gürültülüydü.Bu kadar gürültü nerden geliyor emin değildim.Daha da önemli soru ; Benim burda ne işim var ? 'dı.

    Ormanda ilk gözüme çarpanlar ağacın üstündeki yılanlar oldu, bir yılan ailesiydi sanırım bu gördüğüm, en önde ana konda, arkadalarında da çocuk kondalar yiyecek için etrafa bakınıyorlardı.Tam da ümidi kestikleri anda yerde bir fare gördüler, sağ tuşu çalışmıyordu ama yine de iş görürdü.Tek lokmada midesine indirdi fareyi ana konda.Sonra yollarına devam ettiler.İyi bana saldırmazlar diye biraz olsun rahatladım.Meraklı gözlerle etrafı süzüyordum ama içimdeki korku da tarif edilemezdi.

    Yarım saat kadar yürüdüm, sonra bir nehir kenarına geldim.Nehirin üzerine nilüferler vardı ve hepsi bir ağızdan şarkı söylüyorlardı ama Kayahan'ın yasakladığı şarkılardan söylememeye ayrıca dikkat ediyorlardı.Bu nilüferlerin yakınlarında kurbağalar konuşlanmıştı.Hepsi birden gırtlaklarını şişirip şişirip duruyordu.Sanırım guatr olmuşlardı, neyse geçmiş olsun..Bir yandan meraklı gözlerle etrafı süzerken bir yandan da bulunduğum bu saçma ormandan kurtulmaya çalışmaktaydım.Nehrin az ilerisinde aslanlar vardı.Hepsi uzun otların içine yatmış, benden saklanmaya çalışıyorlardı.Ama unuttukları bir şey vardı, aslan yattığı yerden belli olurdu ve ben de aslanları bulunduğum yerden görebiliyordum.Bana saldırmalarına fırsat vermeden yolumu değiştirdim.Döner dönmez büyük bir kalabalık dikkatimi çekmişti. Mirketlerin yaşam alanına geldiğimi gördüm, bu sevimli hayvanlar cana yakın ve zararsızdı.İyice yaklaştığım zaman bu kalabalığın neden orada olduğunu anladım.Büyük bir süpermirket açılışı vardı, tüm mirketler bedava ürün alabilmek için orada toplanmıştı.Sevimli hayvanlar ama çok bedavacı bu mirketler.

    Ormandaki ağaçların sıklığı yavaş yavaş azalıyordu.Sanırım ormandan kurtuluyorum dedim kendi kendime.Ağaçların azaldığı yönde yürümeye devam ettim.Orda karşıma iki adet şempanze çıktı, benimle konuşmaya çalışıyor gibilerdi."Hayırdır nerden geliyorsunuz böyle?" dedim, verdikleri cevap evrim düşmanlarını kızdıracak nitelikteydi; Sessizce "maymundan geliyoruz" dediler, iyi dedim ben de.Nasıl kalabalık mıydı dedim ama o konuya girmediler.Teşekkür edip uzaklaştılar.Ben biraz daha ilerledikçe orman yerini binalara bıraktı, bir şehire girmiştim.

 Ben neredeydim?Buraya nasıl gelmiştim ? Eğer kabussa bir an önce uyanmalıydım.


DEVAM EDECEK... ETMEYEDEBİLİR...
 (TO BE OR NOT TO BE CONTINUED)

                                                                                                                            16.05.2013
                                                                                                                    06:55 .Maltepe
                                                                                                                                     


0 yorum: